BANKA VEYA KREDİ KARTLARININ KÖTÜYE KULLANILMASI

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Bilişim Alanında Suçlar başlıklı Onuncu Bölümünde düzenlenen Banka veya Kredi kartlarının Kötüye Kullanılması Suçu, kanunun 245. Maddesinde şu şekilde hüküm altına alınmıştır:

 (1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. 

(2) Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. 

(3) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Maddeye göre, aşağıdaki şekillerde gerçekleştirilen hareketler bu suçu oluşturmaktadır: 

a-Başkasına ait bir banka veya kredi kartının, her ne suretle olursa olsun ele geçirilmesinden sonra, sahibinin rızası bulunmaksızın kullanılması veya kullandırtılması ve bu suretle failin kendisine veya başkasına haksız yarar sağlaması. 

b- Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üretilmesi, satılması, devredilmesi, satın alınması veya kabul edilmesi

c-Aynı fiilin, aynı koşullarla sahibine verilmesi gereken bir banka veya kredi kartının bunu elinde bulunduran kimse tarafından kullanılması veya kullandırtılması; söz gelimi kartı sahibine vermekle görevli banka memurunun kartı kendi veya başkası yararına kullanması.

Suçunun konusunu, banka veya kredi kartları oluşturmaktadır. Banka veya kredi kartları kavramları ile ilgili tanımlamalara, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 3. maddesinde yer verilmiştir. İlgili hükme göre:

Banka kartı: Mevduat hesabı veya özel carî hesapların kullanımı dâhil bankacılık hizmetlerinden yararlanmayı sağlayan kartı,

Kredi kartı: Nakit kullanımı gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan basılı kartı veya fizikî varlığı bulunmayan kart numarasını,

Bu kartlar dışındaki kartlar, madde kapsamı dışındadır. Burada önemle belirtmek gerekir ki kredi kartının kanuni tanımında fiziki varlığı bulunmayan kart numarası da kredi kartı olarak tanımlanmıştır. Bu hükümle örneğin TCK m. 245/1’de yer alan suçun işlenmesi için kartın fiziki olarak ele geçirilmesi aranmayacaktır. 

En genel anlamda, kasten işlenebilen bu suçla korunan hukuki yarar, kişilerin mal varlığı değerleri ile kartlı ödeme sistemlerinin ve bu şekilde kamu güveninin sağlanması olarak değerlendirilebilir. Suçun faili, herkes olabilirken, suçun mağduru, kart hamili olan gerçek veya tüzel kişilerdir. Bu çerçevede, suçun mağdurunun toplum, suçtan zarar gören kişinin kart sahibi olarak ifade edilmesi gerektiğini ileri sürenler de bulunmaktadır.

Bu Yazıyı Arkadaşlarınızla Paylaşın

Bu Sayfaya Yorum Yapabilirsiniz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Mesaj Gönder
Sorunuz mu var?
Scan the code
Merhaba👋
Size nasıl yardımcı olabiliriz?